Turk PDR (Turkpdr.com)
http://www.turkpdr.com/corner-post.php?ss=&w=problemli-internet-kullanim-davranisi

Problemli İnternet Kullanım Davranışı (04.03.2011)

Bulunduğumuz siber-uzay çağında her türlü duygu parçacığının semptoma dönüştüğü, farklı davranışların psikiyatrik tanıya eklemlendiği bir dönemdeyiz. Bu yazıda amacım gündelik yaşamın psikolojize edilmesini destekleyecek yeni bilgiler sunmak değil sadece kimimizin fark edip profesyonel destek istediği bir konuya ait farkındalığı (minfulness) arttırmaya yönelik tartışma başlatmaktır.


Çoğumuz cep telefonları ya da taşınabilir bilgisayarlarımızla seyahat ediyoruz.  Gittiğimiz yerin neresi olduğuna bakmaksızın bilgisayarımızı açıyor, teknolojinin sunduğu imkanlardan faydalanıp internete bağlanıyoruz. Bunun aksini düşünmek bile çoğumuzu rahatsız ediyor. Ya da otobüs duraklarında banka kuyruklarında restoranlarda yemek yerken ellerinde cep teliyle sürekli mesajlaşan bundan kendini alıkoyamayan kişileri hepimiz biliriz. Evet, insan eksik bir varlıktır bu eksikliğini giderecek ilişkiler, doyumlar arar peki ama elimizdeki cep telefonunun bize sunduğu sms trafiği ya da her yerde çevrimiçi (online)  olmanızı sağlayıp sosyal network ağlarına pür dikkat bakmanızı sağlayan ya da saatlerce bir bilgisayar oyununa bağlı kalmamızı sürdüren  bu durum nasıl oluyor da toplum içinde yaşamaya muhtaç olan bizleri şehrin agoralarından alıkoyup garip bir yalnızlığa terk ediyor ?


Görsel-yazılı medyada ve makalelerde fark ettiğimiz tanımlamalar görüyoruz. Önceleri bilgisayar bağımlılığı ya da internet bağımlılığı denilen şimdilerde “Problemli internet kullanımı” olarak tanımlanan bu durumun satır aralarına dikkatle bakıldığında internet kullanıcısı olan hepimizi zan altında bırakıp huzursuzluk yaratacak değerlendirmeler var.


İnternete bağlanma süresi açısından incelendiğinde internet bağımlısı olarak değerlendirdikleri kişilerin bu sürenin Eijnden ve arkadaşları haftada 9 saat, Yang ve Tung  bu süreyi haftada 21 saat ve Young ise haftada ortalama 39 saat internete bağlı kaldıklarını belirtmiş. Sürelere bakıldığında bile hemen fark edilen muğlak bir durum göze çarpıyor zaten. Psikiyatride şu anda kullandığımız tanı sisteminde bağlı olduğumuz DSM-IV TR de böyle bir tanının henüz olmadığını net bir şekilde söyleyebilirim. DSM-IV TR şu anda yalnızca kimyasal maddelerin bağımlılıklarından bahsedip onları sınıflar. Davranışın bağımlılığından ise BTA Dürtü Kontrol Bozukluklarına da değinilir. İnternet bağımlılığı konusunda çalışan araştırmacı Young ise BTA dürtü kontrol bozuklukları içinde yer alan patolojik kumar oynama davranışıyla, internet bağımlılığını çok yakın bulmuş ve patolojik kumar oynama davranışının yaptığı davranış bağımlılığının bir benzeri olarak yorumlayıp şimdilerde kişi hakkında fikir vermesi için kullandığımız bir ölçekte geliştirmiştir. Bu ölçeği kabaca şöyle yorumluyoruz eğer 8 maddeden 5 ve daha fazlasına kişinin evet cevabı verdiğini gözlemliyorsak, problemli internet kullanımının olabileceği konusunda klinisyeni uyanık kılan bir çalışmadır; fakat asla kesin tanı koydurmaz.


Young’un İnternet Bağımlılığı için Önerdiği Tanı Ölçütleri


 


1. İnternet ile ilgili aşırı zihinsel uğraş (sürekli olarak interneti düşünme, internette yapılan aktivitelerin hayalini kurma, internette yapılması planlanan bir sonraki etkinliği düşünme vb.)


2. İstenilen keyfi almak için giderek daha fazla oranda internet kullanma ihtiyacı duyma


3. İnterneti kullanımını kontrol etme, azaltma ya da tamamen bırakmaya yönelik başarısız girişimlerin olması


4. İnternet kullanımının azaltılması ya da tamamen kesilmesi durumunda huzursuzluk, çökkünlük ya da kızgınlık hissedilmesi


5. Başlangıçta planlanandan daha uzun süre internette kalma


6. Aşırı internet kullanımı nedeniyle aile, okul, iş ve arkadaş çevresiyle sorunlar yaşama, eğitim veya kariyer ile ilgili bir fırsatı tehlikeye atma ya da kaybetme


7. Başkalarına (aile, arkadaşlar, terapist, vb) internette kalma süresi ile ilgili yalan söyleme


8. İnterneti problemlerden kaçmak veya olumsuz duygulardan (örn: çaresizlik, suçluluk, çökkünlük, kaygı) uzaklaşmak için kullanma


Young’un değerlendirme ölçeği dışında Goldberg tarafından DSM_IV-TR de bulunan madde bağımlılığı tanı kriterleri esas alınarak geliştirdiği 7 maddelik bir değerlendirme ölçeği daha bulunmaktadır; fakat yaygın bir kabul görmediği için ondan sadece isim olarak bahsetmeyi uygun gördüm.
Burada en önemlisi kişinin internet kullanım davranış örüntüsünün değerlendirilmesidir. internette geçirilen süre, kullanılan aktivite (oyun, bilgi arama, e-mail bakma, sohbet, adult adresler…) ya da kendisinin tariflediği kullanım amacı ve etkileşime girilen kişiler (yabancı/tanıdık), örüntünün belirlenmesinde önemlidir.


Problemli internet Kullanım davranışının %50 oranda komorbidite (eşlik eden diğer hastalıklar) gösterdiğini biliyoruz. Kişi değerlendirilirken ruhsal durum muayenesinde  Bipolar(iki uçlu) duygu durum bozukluğu ve Dürtü kontrol bozukluğu gibi yüksek oranda eşlik eden bu hastalıkların değerlendirilmesi gerekir. Varsa farmakoterapi(ilaç tedavisi) ile zeminde bulunan hastalığın tedavisiyle uğraşılmalıdır. Gerek yalnız başına bulunan problemli internet kullanımı gerekse diğer hastalıklara eşlik eden problemli kullanım tedavisinde:  ‘klinisyen ve başvuran’  tedavi seçeneğini beraberce belirlerler burada kişinin gereksinimi olan farmakoterapi (ilaç tedavisi) ya da bilişsel davranışçı terapi veya her ikisinin aynı anda kullanılması seçeneklerinden birini beraberce belirlerler.


Başvuranın tedavi sürecindeki katılımının sağlanması ve tedavi yönetiminin beraberce belirlenmesi kişinin tedavi motivasyonunu arttırıp sağaltımın sürdürümünde çok önemli olduğu unutulmamalıdır.


Cengiz Cengisiz, Dr

Mersin 2011


Turk PDR (Turkpdr.com)
http://www.turkpdr.com/corner-post.php?ss=&w=problemli-internet-kullanim-davranisi