Şifreni mi unuttun ?
Hoşgeldiniz Ziyaretçi. Lütfen üye değilseniz burdan kayıt olun.
Google Grupları
Turk PDR grubuna abone ol
E-posta Adresiniz:
Takıntı hastalığını yenmenin yolları
Dürtüsel olarak gelen, mantıklı telkinle ortadan kalkar gibi olsa da yineleyici şekilde geri dönen takıntı hastalığı, insanı bunaltarak hayatı çekilmez kılabiliyor.
Ekleyen: Uzm. Klinik Psk. Serdal GÜR | Okunma: 2663 | 08.02.2017

Herkesin hayatında en az bir kez belirli bir düşünce, durum, olayla ilgili şüpheye düştüğünü, endişeye kapıldığını belirten Uzman Psikolog Naciye Tokaç, bunun çoğu kez gerçek bilgiye ulaşıldıktan kısa bir süre sonra ortadan kalktığını söyledi.

Bu durumda kişinin şüphesinin ve endişesinin geçtiğini, rahatladığını aktaran Tokaç, “Ancak bazı şüpheli, endişeli düşünceler vardır ki; kişi düşüncesi ile ilgili bilgiye ulaşmış olsa dahi rahatlamaz, rahatlayamaz. Bu tip düşüncelerin zaman zaman herkesin aklına takılabilen, uykularını kaçırabilen, heyecanlandıran düşüncelerden farkı vardır.

Bunlar; dürtüsel olarak istenmeden gelen, kişinin mantıklı kendine telkiniyle ortadan kalkar gibi olsa da yineleyici şekilde geri dönen ve kişiyi bunaltan düşüncelerdir. Hatta kişi o kadar bunalır ki; bu düşünceleri zihninden atabilmek ve rahatlayabilmek için saçma denilebilecek davranışlar bile gösterir" dedi.

Takıntılı düşüncelere şüpheli düşüncelerden farklı olarak “obsesyon-takıntılı düşünce” denildiğini kaydeden Uzman Psikolog Tokaç, "Bu düşünceleri zihinden atabilmek, rahatlayabilmek amacıyla yapılan davranışlara ise “kompulsiyon-saplantılı davranış” dendiğini aktardı.

İNSANLAR EN ÇOK HANGİ KONULARDA TAKINTI YAŞAR?

Takıntılı düşüncelere örnek veren Tokaç, “Kişinin kapıyı kapatırken 7’ye kadar saymazsa annesine kötü bir şey olacağını düşünmesi, umumi tuvaletleri kullanırsa AIDS hastası birinin de bu tuvaletleri kullanmış olma ihtimali sonucunda AIDS hastalığı kapma korkusu nedeniyle umumi tuvaletleri asla kullanmama, doğalgaz vanasını açık unutursa ve gaz patlarsa kendisi yüzünden sevdiği insanlara zarar gelme endişesi nedeniyle yatmadan veya evden çıkmadan önce defalarca vana kontrolü yapması takıntılı düşüncelere ve saplantılı davranışlara örneklerdir" diye konuştu.

“GERÇEK BİR KAYGIYLA EŞDEĞER BİR KORKUDUR"

Takıntılı düşüncelerin oldukça dirençli olup kişiyi bunalttığına dikkat çeken Uzman Psikolog Tokaç, "Kişi rahatlayabilmek için elinden gelen her şeyi yapar, takıntılı davranışlar ile rahatlamaya çalışır ancak düşünceleri geri gelir ve kişiyi bunaltmaya devam eder. Birçok çeşitli ve farklı özellikte takıntılı düşünce vardır. Temizlik, simetri, bulaşma, kontrol obsesyonları en sık rastlanılan türleridir. Her obsesyonun en az bir kompulsiyonu mutlaka vardır. Kişi birçok yol deneyerek içindeki bunaltıyı rahatlatmaya çalışır, çünkü bu gerçek bir kaygıyla eşdeğer bir korkudur" ifadelerini kullandı.

"TAKINTILI DÜŞÜNCELERİN ALTINDA BİLİNÇALTI SUÇLULUĞU YATIYOR"

Kişinin takıntılı düşüncelerinin kişinin kendisine bile mantıkla açıklanamayacak kadar saçma geldiğini ifade eden Uzman Psikolog Tokaç, "Ama kendisine engel olamaz. Bu nedenle terapide kişinin düşüncelerinin mantıksızlığına değinilirken; aynı zamanda düşüncelerini test etme olanağı veren denemeler yapılarak kişinin zihninin bu mantıksızlığı fark etmesi sağlanır. Çoğu takıntılı düşüncenin altında bilinçaltı suçluluk hislerinin de yattığı unutulmamalıdır. Bu nedenle bilinçaltı süreçlerin çalışılması kişinin takıntılı düşüncelerine neden olan sebepleri de ortadan kaldıracaktır" şeklinde konuştu.

Kaynak: NTV Sağlık

« Önceki HaberSonraki Haber »

Yorum yapabilmek için üye girişi yapınız veya facebook hesabınız ile yorum yapın.



 1. Psikolojik Danışmanın Önlük Giymesi Uygun Olur mu?

Evet giymesi gerekir
% 19

Hayrı giymemesi gerekir
% 74

Fikrim Yok
% 6

Toplam Tekil Hit: 3130954
Toplam Çoğul Hit: 22306241
Kimler Online ?
59 Ziyaretçi, 0 Üye
En son üyemiz H.HOCA, Hoşgeldiniz.

Copyright © Turkpdr.com | 2010 | Bu sitede yer alan içerikler kaynak gösterilmeksizin kopyalanamaz ve yayınlanamaz